1-) Hükümete Karşı Darbe Girişimleri (17 ve 25 Aralık 2013):

26.05.2019 19:18
FETÖ/PDY Silahlı Terör Örgütünün Geçmiş Benzer Girişimleri:
1-)  Hükümete Karşı Darbe Girişimleri (17 ve 25 Aralık 2013):
FETÖ'nün emniyet ve yargı içindeki kamu görevlisi görünümlü örgüt üyesi ve yöneticileri organize olup montajlı ses kasetleri gibi örgütün oluşturduğu delilleri ortaya koyarak yolsuzluk bahanesi ile hükümeti yıkmak üzere 2012/656 sayılı soruşturmayı İstanbul TMK ile görevli C. Başsavcılığı vekilliğinde başlatmıştır. Soruşturmada başbakan, bakanlar usulsüz şekilde soruşturulmuştur. Devletin bütününü örgüt, kontrolü altına almak için bu soruşturmayı yürütmüştür. Soruşturmada, mit müsteşarı dinlenip devletin gizli sırlarına ulaşılmış, yargı mensupları dinlenmiştir. Bu soruşturma da polis ihbarları ile başlatılmıştır. Başbakan ve bakanların özel kalem müdürleri ve danışmanları dinlenip, fiziki takipler yapılarak, başbakan ve MİT müsteşarının toplantı görüntüleri delil olarak alınmıştır.Emniyet yargı kararları üzerinden örgüt hedefleri doğrultusunda hükümeti devirmek üzere soruşturma adı altında örgütün emellerine göre organizasyona başlamıştır.  
Örgütü yöneten imamların talimatı ve emriyle hareket eden, darbenin gerçekleştirilmesi için dinlemeler yaparak bir takım delillere ulaştığını sanan savcılar ve emniyet 17 Aralık 2013 günü harekete geçerek yolsuzluk operasyonu başlatmış gece baskınlarıyla göz altılara başlamıştır. Özellikle ses getirecek ve yapılanm operasyonu devlet yöneticilerine bağlamayı sağlayacak bir kısım kişiler gözaltına alınmıştır. 
Operasyonun ikinci adımı para, kasalar, yatak, cinsellik ve bunlar çerçevesinde basın yayın üzerinden başlatılan algı operasyonları olmuştur. Soruşturma evrakıyla ilgili yayınlar yapılıp hükümetin bakanlarının yolsuzluğa bulaştığı iddia edilmiştir. Ülke gündemi hükümetin üç bakanının yolsuzluk yapıp yapmadığına odaklanmıştır. Yolsuzluğa bulaştığı iddia edilen bazı Bakanlar görevden alınmıştır.Örgüt, bu soruşturma sonucu hükümetin istifa etmesini hedeflemiştir. 
FETÖ/PDY'nin İstanbul’daki Emniyet kadroları, 17 Aralık 2013 günü emniyet ve yargı eli ile başlatılan darbe soruşturmasında, hükümetin tedbir alması, emniyet içindeki örgüt mensuplarını tasfiye etmesi üzerine paniğe kapılmış, soruşturma evrakını imha etmeye çalışmıştır. Bazı dijital veriler silinmiş, kurtarılan bazı dijital dosyalar içinde örgütün hükümetin yıkılacağından emin olduğu için başbakana "dönemin başbakanı" diyerek fezleke hazırladığı tespit edilmiştir. 
İstanbul'da Tevhit Selam Örgütü adıyla bir örgüte soruşturma başlatılmış, bu örgüte üye olduğu iddiasıyla devlet adamları, gazeteci, bilim adamı ve örgütün kendilerine tehlikeli olarak gördüğü insanlar dinlenmiştir. Dört yıla yakın bir süre dinlenen bu kişiler gerçekte suç işlemediği halde sahte isimlerle dinlenmiştir. Mit Müsteşarı, Necmettin Erbakan sahte isimle dinlenenler arasındadır.
Yargı üzerinden başlayan ikinci dalga operasyonu 25 Aralık 2013 günü gerçekleştirilmiştir. Başbakanın oğlu birçok iş adamı ile birlikte yolsuzlukla suçlanarak ifadeye çağrılmıştır. Başbakanın bu fiili durumu kabul ederek istifa etmesi açıkça istenmiştir. Örgütün dile getirdiği iddiaya göre başbakan kamyonlarca parayı ortadan kaldırmış ve oğluna bunun talimatını vermiştir. Ayrıca başbakan oğlunun yönetimindeki bir vakfa işadamları üzerinden para aktarmakla da suçlanmıştır. Başbakana ait olduğu iddia edilen ses kaydı servis edilerek itibarsızlaştırma ve istifaya zorlama yolu denenmiştir. Yapılan soruşturma sonucunda olayın aslının bulunmadığı, siyasal iktidarı devirmek için FETÖ kadrolarının uydurduğu iftira ve komplo olduğu anlaşılmıştır. 
FETÖ’nün bu darbe operasyonu İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından soruşturulup emniyet görevlileri hakkında kamu davası açılmıştır. F. Gülen ve örgütüne bağlı darbe gerçekleştiren emniyet içerisindeki polis gücünün silahlı olması sebebiyle İstanbul C. Başsavcılığı, 2014/115949 sayılı soruşturmada FETÖ'nün silahlı bir terör örgütü olarak kabul ederek davayı örgüt lideri ve emniyet görevlileri hakkında silahlı terör örgütü kurmak ve üye olmak suçlarından açmıştır.
Fetullah Gülen 23.05.2015 günü yayınlanan görüntü ve ses kaydında soruşturmada tutuklanan örgüt üyelerine destek olup cezaevini kutsal dini bir kisveye büründürüp Medrese-i Yusufiye olarak tabana anlatmıştır. "Girdikleri gibi çıksınlar" diyerek İstanbul'daki bazı örgüt üyelerine emir vermiş ve bu emir üzerine cezaevindekilerin bazıları tahliye edilmeye çalışılmıştır. Fetullah Gülen bu konuşmasında tutuklu olan kişileri sahiplenip onların yaptıklarını tasvip ederek emri ile bu işlerin gerçekleştirildiğini zımnen kabul etmiştir.
FETÖ'nün gerçekleştirdiği 17-25 Aralık soruşturmaları yolsuzluk soruşturmaları olmayıp FETÖ'nün devleti seçimle gelen demokratik hükümetten teslim alıp yönetmek üzere kurguladığı soruşturmalardır.