E

Biyografiler

Erol Olçok

Erol Olçok

1993 yılından itibaren Recep Tayyip Erdoğan’la birlikte çalışan, özellikle AK Parti'nin kuruluşundan bu yana reklam, kurumsal tanıtım ve organizasyon konularında büyük emek veren Erol Olçok, FETÖ’nün hain darbe girişimi sırasında 16 yaşındaki oğlu Abdullah Tayyip ile birlikte önce Altunizade’deki ardından saldırıların yoğun olduğu 15 Temmuz Şehitler Köprüsü’ndeki direnişe katıldı. Olçok ve oğlu, darbecileri ikna etmeye çalışırken hainlerin kurşunlarıyla köprü üzerinde şehit düştü.

Çorum’dan İstanbul’a başarı dolu bir hayat

Aslen Çerkes olan Erol Olçok, 5 Mart 1962 tarihinde Çorum’un Mecideyekavak Köyü’nde doğdu. İlkokulu köyünde okuduktan sonra 2 yıl Çorum’da Kuran kursunda okudu. Daha sonra Çorum İmam-Hatip Lisesi’nde öğrenimine devam etti. 1982 yılında üniversiteyi kazanarak ilk kez İstanbul’a geldi. 1986 yılında İstanbul Üniversitesi Estetik ve Sanat Tarihi Bölümü’nden mezun oldu. 1987 yılında Slayt Reklam, 1988 yılında Rekpa Reklam, 1989 yılında ise Ajans E’yi kurdu.

27 Mart 1994 Yerel Seçimleri’nde ilk seçim kampanyasını yaptı. Sonrasında İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı İstanbul Ulaşım A.Ş.’de Basın Danışmanı olarak göreve başladı. Ocak 1995’de İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın basın danışmanı oldu. 1998 yılında Nihal Olçok ile evlendi ve 1999 yılında ilk evladı Abdullah Tayyip doğdu.

1998 yılında Arter isimli reklam ajansını kurdu. Cumhurbaşkanı Erdoğan ile 1993 İstanbul İl Başkanlığı döneminden bu yana birlikte çalışan Erol Olçok, AK Parti'nin ismini, logosunu tasarladı, sloganlarını buldu ve partinin kurumsal kimlik çalışmalarını gerçekleştirdi. 3 Kasım 2002'de AK Parti'nin Genel Seçim Kampanyası'nı yönetti. Erol Olçok’un 2007’de “Durmak Yok Yola Devam”, 2011’de “Aynı Yoldan Geçmişiz Biz”, 2014’de “Bayrak”, 2015’de Cumhurbaşkanlığı “Fors” filmi çalışması en bilinen çalışmaları oldu.

“Bu vatan bizim, kimse bizden alamaz”

15 Temmuz akşamı darbe girişiminden haberdar olan Erol Olçok, hemen meydanlara inmek için harekete geçti. Altunizade’deki evinden çıkmaya hazırlanan Olçok, oğlu Abdullah’a, annesi ve kardeşlerinin yanında kalmasını söyledi. Babasını dinlemeyen Abdullah Tayyip, “Sen nereye ben oraya” karşılığını verdi. Bunun üzerine, baba-oğul darbecilere geçit vermemek için birlikte yola çıktı.

Erol Olçok ve oğlu, önce Altunizade’ye gitti. Olçok, sokağa çıkan vatandaşlara, “Bu vatan bizim, kimse bu vatanı bizden alamaz. Köprüde sorun büyük arkadaşlar, orayı almamız lazım” sözleriyle cesaret verdi. Boğaziçi Köprüsü'ne doğru yürüyen kalabalığın sayısı giderek artarken, Erol Olçok da gençlerle birlikte en önden gidiyordu.

3 mermi ile şehit düştü

Kalabalık, tekbir ve slogan atarak ilerlerken köprüden ateş açıldı. Erol Olçok, askerleri ikna etmeye çalıştı. İkna olmayacaklarını anlayınca oğlu Abdullah’ı daha güvenli bir yere almak istedi. Bu sırada darbecilerden gelen kurşunla vuruldu. Babasına yardıma koşan Abdullah Tayyip ise 2 zırh delici merminin hedefi oldu. Abdullah Tayyip Olçok, olay yerinde şehit düşerken, Erol Olçok hastanede şehadete ulaştı.

Erdoğan: Erol benim yol arkadaşımdı

Erol Olçok ve oğlu Abdullah Tayyip Olçok, Marmara İlahiyat Fakültesi Camii'nde düzenlenen cenaze törenin ardından Karacaahmet Mezarlığı’na defnedildi. Cenaze namazında konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan gözyaşlarını tutamadı. Konuşmaya devam edemeyeceğini ve çok üzgün olduğunu belirten Erdoğan, "Erol benim yol arkadaşımdı" dedi. Erdoğan, Olçok’ların kabri başında Kur’an-ı Kerim okudu.

"Erol'un bizde çok hakkı var"

11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül de Erol Olçok ile çok yakın arkadaş olduğunu belirterek, "Çok özel tabii ki çok yakın bir dosttuk biz. Yakın zamanda görüştük, tekrar beraber olacaktık. Kendisi olağanüstü vasıfları olan bir arkadaşımızdı. Acısını hep beraber yaşıyoruz. Cenab-ı Allah mekanını cennet etsin. Yavrusu, yavrumuz Abdullah'ın mekanı cennet olsun. Şu da bir gerçek ki Erol'un da bizde çok hakları var. Bu davaya çok hizmet etti. Onu da hiçbir zaman unutmayacağız. Allah rahmet eylesin, Allah mekanını cennet etsin" diye konuştu.

Şehidin ismi ölümsüzleşti

Erol Olçok’un şehadetinin ardından Spor Toto 3. Lig ekiplerinden Beylerbeyi Spor Kulübü, 75. Yıl Stadı'nın ismini değiştirilerek 'Şehit Erol Olçok Stadyumu' yaptı. Şehidin ismi, Uşak Üniversitesi sinema salonuna, Çorum Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne, Konya Meram’da bulunan belediye parkına, Sosyal Güvenlik Kurumu’nun Maltepe’deki kampüsüne, Kahramanmaraş’ta bir Anadolu imam hatip lisesine, Konya Karatay’da bir ilkokula, Çorum’da bir Anadolu imam hatip lisesine, İstanbul Ümraniye’de bir Anadolu imam hatip lisesine, Hakkari’de bir ortaokula ve Hatay'ın Hassa ilçesindeki Ardıçlı İMKB Yatılı Bölge Ortaokulu'nda açılan kütüphaneye verildi.

Edip Zengin

Edip Zengin

15 Temmuz darbe girişimi gecesi en ağır bombardımana uğrayan yerlerden biri Özel Harekat Daire Başkanlığıydı. O gece FETÖ’cülerin hain saldırısıyla şehit olan 47 polisimizden biri de Edip Zengin’di.

20 sene boyunca Güneydoğu’da PKK ile mücadelede görevden göreve koşan Zengin, 15 Temmuz haftası idari izindeydi. 15 Temmuz gecesi izinlerin iptal olduğunu öğrenince Özel Harekat Daire Başkanlığına gitti. Dairedeyken telefonda görüştüğü arkadaşına, “50 kişilik özel harekat birliği olarak göreve hazırlandık, herhalde amirlerimiz bir yere gönderecekler” dedi. O sırada binaya bomba atıldı ve Zengin bu saldırıda şehit düştü.

2 çocuk babası 45 yaşındaki Edip Zengin, Kocaeli'nin Darıca ilçesinde yaklaşık 10 bin kişinin katıldığı törenle son yolculuğuna uğurlandı.

“En yakın arkadaşlarım şehit oldu”

Bir yakını Şehit Edip Zengin’i şöyle anlattı: “Eniştem bu dünyanın insanı değildi. Vatanına, milletine ve görevine son derece aşıktı. Hiçbir şeyden şikayet etmezdi. Cumhurbaşkanlığı korumasında görevli arkadaşları vardı. ‘Sen Güneydoğu’da çok görev yaptın’ diyerek onu da yanlarına almak istemişler. Eniştem, ‘Ben de çok gelmek isterim ama burada arkadaşlarım var çok şehit verdik onların bana ihtiyacı var daha sonra geleyim’ deyip yeniden Güneydoğu’ya gitmişti. Ben Ankara’ya gitmesini tavsiye ettiğimde, ‘Çok fazla şehit verdik birçoğu elimde öldü ben onları bırakıp nasıl gideyim. Son 1,5 yılda çok samimi arkadaşlarımı şehit verdik arkadaşlarım beni çağırıyor orada olmam gerekir yanlarında olmam gerekir, bazıları tecrübesiz ben biraz daha tecrübeliyim başlarında durmam lazım’ derdi. Eşiyle dostlarıyla buluşmalarında konuşmayı değil dinlemeyi çok severdi. Dedikodudan nefret eder yapılıyorsa müdahale ederdi. Namaz kılarken her vakti farklı camilerde kılardı, hep yürüyerek giderdi. Mesela bir defa aradığımda Güneydoğu’da namazlarını nasıl kıldığını sordum. ‘Su gelmiyor buraya ama ben bize verilen içme suları idare edip abdest alıyorum’ demişti.”

Şehit Dursun Acar’ın ismi, Kocaeli’nin Darıca ilçesinde bulunan bir Anadolu lisesine verildi.

Emin Güner

Emin Güner

15 Temmuz darbe girişimi gecesi Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın çağrısıyla meydanlara koşan milyonlardan biri olan 46 yaşındaki Ankaralı işadamı Emin Güner, AK Parti Genel Merkezi’nde giderek darbecilere karşı direndi. Bir darbecinin elindeki tankı kontrol etmek için harekete geçen Güner, 4 kilometre boyunca tanka asılı kaldığı halde direndi. Ancak darbeci askerin aracı hızlı hareket ettirmesi sonucunda boynu kırılarak şehit oldu.

4 yaşında bir kız babası olan Güner, evinin yakınındaki Ankara AK Parti Genel Merkezi'ne doğru harekete geçen tanklardan birinin paletleri arasına taşlar sokup, camına sprey boyalar sıkarak olay yerinden kaçırmayı başaran vatandaşların arasındaydı.

Tank üzerinde 4 km

Diğer bir tank ise Emin Güner ve 5 kişi tarafından FETÖ’cü askerle birlikte alıkonuldu. Ancak tekrar tankın içine giren darbeci asker tankı hareket ettirince üzerindeki Emin Güner ve 5 kişi, tankla mücadele etmeye başladı. Bir iki vatansever hızla hareket eden tankın üzerinden tutunarak inmeyi başardı. Diğer vatandaş ise büyük cesaret örneği göstererek, tankı kontrol eden cuntacı askeri etkisiz hale getirmek için tankın içine girdi ve 3 yerinden kurşunlandı.

“Şehadet en son nokta”

Tankın üzerinde tek başına kalan Güner, top kulesine tutunarak 4 kilometre giderek direndi. Tankı kullanan cuntacı askerin tankın topunu hızla çevirmesi ile başına aldığı darbe sonucu boynu kırılarak tankın üzerinden düşen Güner, olay yerinde saat 00.40’da şehit oldu.

Güner’in hain askerlere direnmek için meydanlara çıktığını bilen ve durumunu merak eden şehit eşi İlknur Güner, saat 01.42’de eşine mesaj attı ancak cevap gelmedi. Eşinin şehit olmayı çok istediğini anlatan İlknur Güner, “Bana hep bunun olabilecek en son nokta olduğunu söylüyordu. Eşimi şehit olduktan sonra rüyamda gördüm ve bana dünyada olmayan bir yer gösterdi. Güzel makamlarının olduğunu söyledi” diye konuştu.

“Kahraman babam…”

Kızının babasına her zaman “kahraman babam” dediğini anlatan Güner, “Kızım bazen ağlıyor, babasının şehit olduğunu söylüyoruz. Soyut kavramları bilmediği için şehitliğin ne olduğunu anlatamıyoruz tabi. Babasının kahraman olduğunu söylüyoruz” ifadelerini kullandı.

Güner, Ankara Karşıyaka Camisi'nde kılınan cenaze namazından sonra Karşıyaka Mezarlığı'nda toprağa verildi. 46 yaşında şehadete yürüyen Güner’in, 4 yaşında bir kızı vardı. ODTÜ Fizik bölümü mezunu olan Güner, Dijital Radyoloji Sistemleri Limited şirketinin sahibiydi.

Şehit Emin Güner’in ismi, Iğdır merkezinde bulunan bir imam hatip ortaokuluna verildi.

Emrah Sapa

Emrah Sapa

Emrah Sapa, 15 Temmuz gecesi 4. Ana Jet Üs Komutanlığı’nda savaş uçaklarının kalkışını engellemeye çalışırken darbeci askerler tarafından kafasından vurularak şehit edildi.

FETÖ’cü hainlerin başlattığı kalkışmayı işten yeni geldiği evinde, televizyon yayınından öğrenen 31 yaşındaki Emrah Sapa, ilk tepkisini sosyal paylaşım sitesi Facebook’tan “Cumhurbaşkanı'm! Anadolu evlatları bütün mevcudiyetiyle emrindedir, talimatını bekler” şeklindeki paylaşımıyla gösterdi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ‘meydanlara inin’ çağrısı sonrası arkadaşı ile dışarı çıkma kararı alan Sapa, gitmesine izin vermeyen babasına karşı çıkarak kendini darbecilere karşı siper etti. Savaş uçaklarının kalkışını engellemek için 4. Ana Jet Üs Komutanlığı’na giden ve komutanlığın önünde toplanan vatanseverlerle birlikte darbeci askerlere direnen Emrah Sapa, kafasından vurularak yaralandı. Meydanlara birlikte koştuğu arkadaşı ise bacağından yaralandı. 6 yıllık evli olan Emrah Sapa, ağır yaralı olarak kaldırıldığı hastanede şehitlik mertebesine ulaştı.

“Bütün evlatlarım feda olsun”

Oğlunun işten döndükten sonra arkadaşıyla darbe girişimini önlemek için dışarı çıktığını anlatan İsmail Sapa, "Oğlum gece işten geldi ve 'baba ben dışarı çıkıyorum' dedi. 'Gitme' desem de beni dinlemedi ve arkadaşıyla birlikte darbecilere karşı kendini siper etti. Oğlumun arkadaşı çatışma çıkınca 'dönelim' demiş ama dinlememiş. Arkadaşı bacağından vurulurken oğlum kafasına gelen kurşunla şehit düştü. Bu vatan uğruna tüm evlatlarım feda olsun." açıklamasında bulundu.

Şehit Emrah Sapa, 17 Temmuz günü memleketi Ordu’nun Korgan ilçesinde defnedildi. Şehidin adı, memleketi Ordu’nun Korgan İlçesi’nde evinin bulunduğu Azaplı Sokak’a ve Korgan İmam Hatip Ortaokulu’na verildi. Ayrıca Samsun’da bir Anadolu İmam Hatip Lisesi'ne de Emrah Sapa’nın ismi verildi.

Emrah Sağaz

Emrah Sağaz

4 ay sonra baba olmayı bekleyen Emrah Sağaz, 15 Temmuz gecesi FETÖ’cü askerler tarafından tankla ezilerek şehit edildi.

İstanbul’un Esenler ilçesinde oturan tekstil işçisi Emrah Sağaz, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın çağrısını duyar durmaz ağabeyi ile birlikte meydanlara çıktı. Atışalanı Caddesi'nde darbe girişimine karşı çıkan vatandaşların arasında karışan Sağaz, hain askerlerin ele geçirdiği tankın halkın üzerine hızla hareket etmeye başladığı yerde bulunuyordu. Bu sırada kaçmaya çalışan Sağaz ve diğer vatandaşlar darbeci askerler tarafından ezildi.

Emrah Sağaz’ın çok sakin bir yapıya sahip olduğunu ve şehitlikten sık sık bahsettiğini anlatan ağabeyi Salim Sağaz, “Vatan, millet konusunda çok hassas bir aileyiz. Emrah çok mülayim bir çocuktu ama o gece tüm sakinliğini kaybetmişti” dedi. Eşi Elif Sağaz ise 1,5 yıl önce evlendiklerini belirterek, "Doyamadım aşkıma, Rabbim aldı" dedi.

Şehidin emaneti ‘Hiranur’

Henüz 27 yaşında olan Emrah Sağaz, 4 ay sonra baba olma mutluluğunu yaşayacaktı. 6 kardeşin en küçüğü olan Emrah Sağaz'ın cenazesi memleketi Giresun Çamoluk Şehitliğinde toprağa verildi.

15 Temmuz gecesi şehadet şerbetini içen Emrah Sağaz’ın şehit olduğunda 5 aylık hamile olan eşi Elif Sağaz, 4 ay sonra bir kız bebek dünyaya getirdi. Şehidin emanetine Emrah Sağaz'ın isteği olan Hiranur ismi verildi.

Şehit Emrah Sağaz’ın ismi, İstanbul Esenler’de bulunan bir ilkokula verildi.

Engin Tilbaç

Engin Tilbaç

Henüz 16 yaşında olan Engin Tilbaç, 15 Temmuz gecesi darbe girişimini protesto ederken tankın altında kalarak şehit oldu. Yüzü tanınmaz halde olduğu için kimliği tespit edilemeyen Tilbaç’ın ailesi, üç gün boyunca Tilbaç’ı aradıktan sonra sonucu DNA testi ile gencin hayatını kaybettiğini öğrendi. Genç şehidin annesi zihinsel, babası fiziksel engelliydi.

Malatyalı Engin Tilbaç, 15 Temmuz gecesi Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ‘meydanlara inin’ çağrısıyla birlikte dışarı çıktı. Fetullahçı Terör Örgütü'nün darbe girişimini protesto eden 16 yaşındaki Tilbaç, Baştabya Kışlası önüne giderek darbecilerin karşısına dikildi. Kışladan çıkış yapan tankları engellemek isterken şehit edilen Engin Tilbaç’ın ailesi, memleketleri Malatya’da tatildeydi. Çocuklarından 3 gün boyunca haber alamayan zihinsel engelli anne ve fiziksel engelli babaya, aranan oğullarının acı haberini Adi Tıp verdi. Adli Tıp ekiplerinin yaptığı DNA testi sonucunda kışla önünde tanklarla şehit edilen siviller içinde Sultangazili 16 yaşındaki Engin Tilbaç da bulundu.

Şehit Tilbaç’ın cenazesi, 21 Temmuz’da memleketi Malatya’ya götürülerek Pütürge’ye defnedildi. Şehidin ismi, Adıyaman’da bir anaokuluna verildi.

Erdem Diker

Erdem Diker

15 Temmuz hain darbe girişiminde Sabiha Gökçen Havalimanı’nda şehit olan Erdem Diker, 15 Temmuz gecesi saat 11.30 sıralarında darbe girişimini haber alarak kardeşi Elvan ile dışarı çıktı. Diker, dışarı çıktında Cumhurbaşkanı Erdoğan henüz canlı yayına bağlanmamış ve “meydanlara çıkın” çağrısında bulunmamıştı.

Şehit Diker, arkadaşları ile organize olup Sabiha Gökçen Havalimanı’na yöneldi. Erdem Diker, kalabalığın en ön safında ilerlerken yaralı polislerle karşılaştı. Polislere yardım etmek isterken arkadaşına telefonda “gelemem bir sürü yaralı var onları kaldırmamız lazım” dedi. Bu esnada vurularak şehit düşen Diker, hastaneye varmadan hayatını kaybetti. Otopsinin ardından 17 Temmuz’da memleketi Tokat’ın Niksar ilçesinde defnedildi.

Şehadete 30 yaşında kavuşan Erdem Diker, İstanbul’da demir doğrama dükkânı işleterek geçimini sağlıyordu. Diker, annesini kaybettikten sonra İstanbul’a yerleşmişti. Eşine, kendisi askerdeyken vefat eden annesini çok özlediğini söyleyen Şehit Erdem Diker, annesi ile aynı gün vefat etti.

Şehit Erdem Diker, evli ve bir buçuk yaşında bir evlat sahibiydi.

Erhan Dündar

Erhan Dündar

21 yaşındaki sağır ve dilsiz Erhan Dündar, 15 Temmuz gecesi darbeci askerler tarafından açılan ateşle ağır yaralanmıştı. 10 gün boyunca Çapa Tıp Fakültesi Hastanesi’nde yoğun bakımda kalan Dündar, 25 Temmuz tarihinde şehit oldu.

Ailenin tek çocuğu olan Erhan Dündar, milli iradeye sahip çıkmak için önce Atatürk Havaalanında ardından İstanbul Sultangazi’de darbeci askerlerin karşısına dikildi.

Aslen Malatyalı olan henüz 21 yaşındaki engelli Erhan Dündar, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın çağrısı öncesi babasıyla birlikte Atatürk Havalimanı’na gitti. Gece 03.00’ten sonra Sultangazi’ye dönen Erhan Dündar ve babası, İstanbul Sultangazi’deki Baştabya Askeri Kışlası önünde darbeci askerler tarafından açılan ateş sonucu ağır yaralandı. Dündar, 10 gün boyunca yaşam mücadelesi verdi. 25 Temmuz’da vefat eden Şehit Erhan Dündar, Sultangazi Merkez Camii’nde kılınan cenaze namazının ardından Edirnekapı Şehitliği’ne defnedildi.

Erhan Dural

Erhan Dural

15 Temmuz hain darbe girişimini öğrendikten sonra Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın çağrısıyla Genelkurmay Başkanlığı’nın önüne koşan Erhan Dural, üzerlerinden yağan kurşunlara aldırmadan ellerinde bayraklarla İstiklal Marşı okuyan darbe karşıtlarını cep telefonunun kamerasıyla kaydediyordu. Dural'ın kamerası kayıtta iken başına kurşun isabet etti ve çektiği son görüntü kendi şehadeti oldu.

Erhan Dural, 15 Temmuz hain darbe girişiminin yaşandığı gece Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın çağrısı üzerine eşi, baldızı ve eniştesi ile dışarı çıktı. Genelkurmay Başkanlığı önüne vardığında darbecilerin tereddüt etmeden vatandaşların üzerine mermi yağdırdıklarını gördü. Dural, eşini ve baldızını Hava Kuvvetleri Nizamiyesi önüne bıraktı. Kendisi Genelkurmay Başkanlığı’nın önüne gitti.

“Vatan için, bayrağımız için, geleceğimiz, çocuklarımız için..”

Şehit Dural, mücadeleler devam ederken saldırıda yaralanan eniştesi Yüksel Özdemir’le telefonda görüşmüş ve ona, “Vatan için, bayrağımız, geleceğimiz, çocuklarımız için ayrılmamız lazım. Bu iş sabaha kalırsa iş işten geçer” demişti.

Bu konuşmadan sonra Erhan Dural’a bir daha ulaşılamadı. Şehit Dural’ın ardından yalnızca darbe girişimi gecesi kaydettiği görüntüler kaldı. Şehit Dural, çevresinde vatanına, milletine çok bağlı bir insan olarak tanınıyordu. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı çok sevdiği herkesçe biliniyordu.

33 yaşındaki Erhan Dural’ın cenazesi, memleketi Rize'nin Pazar İlçesi'nde gözyaşları arasında toprağa verildi. Evli ve 3 yaşında Yaman adında oğlu olan Erhan Dural'ın naaşı Orta Irmak Köyü'nde toprağa verildi.

Şehit Erhan Dural’ın ismi, Rize’de bulunan bir Anadolu imam hatip lisesine verildi.

Erkan Pala

Erkan Pala

Fetullahçı Terör Örgütü’nün 15 Temmuz gecesi kalkıştığı darbe girişimi sırasında İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin Saraçhane’deki binası önüne gelen 51 yaşındaki Erkan Pala, hainler tarafından vurularak şehit edildi.

Darbe girişimini duyduktan sonra eşi ve çocuklarıyla helalleşerek sokağa çıkan Pala, Saraçhane'deki askerlere karşı direnişe geçti. Sosyal medya aracılığı ile “Gün bugündür… Bugün direnmeyeceksek bir daha ne zaman direneceğiz...” diyerek arkadaşlarını da tankların önüne dikilmeye çağıran Erkan Pala, darbecilerin kurşunlarına hedef oldu.

“Tankın önünde durmayacak mısınız?”

Erkan Pala'nın kardeşi Ömer Pala, o geceyi şöyle anlattı: "Ağabeyim 'Gerektiğinde direnişe geçeriz, korkumuz yok. Tankın önünde de mi duramayacaksınız, taş da mı atamayacaksınız?' gibi mesajlar atarak başkanı olduğu Fatih Haydar Vakfı üyelerini de mücadeleye çağırıyordu. Sonra mücadeleye gitmiş. Çocuklarını Vatan Caddesi’nde bırakıp, kendisi Saraçhane'ye geçmiş. Hanımı haber alamayınca merak etmiş. Saat 02.30'da ondan haber alabiliyorduk. Sonra haber alamadık. Sabahleyin onu Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesinde bulduk."

Erkan Er

Erkan Er

15 Temmuz gecesi Beştepe Külliyesi’nin karşısındaki Jandarma Genel Komutanlığı önünde darbecilere direnirken vurulan Erkan Er, bir polis tarafından hastaneye yetiştirilmeye çalışılırken şehit oldu.

15 Temmuz hainlerine karşı göğsünü siper edenlerden 44 yaşındaki Erkan Er, işten eve gelirken MİT'in tarandığını gördü; sonra hemen Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nin önüne giderek tankları engellemeye çalıştı. FETÖ'cü haşhaşilere karşı vatanını son nefesine dek savunan Er'in son cümlesi, “Allah-u Ekber! Bu vatanı siz kazanmadınız, size bırakmayacağız” oldu. Şehidin eşi Sibel Er, “Eşim, 'bu bir cihattır, vatanını seven vatanına sahip çıksın. Hainler cirit atıyor. Neredesiniz' diye arkadaşlarını aramış, mesaj atmış. İlk helikopter ateş ettiğinde kulağından yaralanmış. Kulağını görmek için de fotoğrafını çekmiş. Eşimin son kez sesini duyacağımı bilmeden tekrar aradım. 'Helikopterden ateş ediyorlar. Burada ölen insanlar var' dedikten sonra ses kesildi. Telefonun açık olduğu zamanlarda 'Allah-u Ekber. Bu vatanı siz kazanmadınız, size bırakmayacağız' seslerini duydum.

Ailesine “Vuruldum ama bir şeyim yok” demişti

İlk olarak kulağından vurulan Er, fotoğrafını çekip ailesine göndererek “Vuruldum ama bir şeyim yok” dedi. Mücadele devam ederken gece saat 01.40’tan sonra Şehit Erkan Er’den haber alınamadı. Şehit Er, tekrar vurulduktan sonra bir polis tarafından hastaneye götürülürken yolda şehit düştü. Ailesi, Erkan Er’in şehadet haberini sabah 07.30’da aldı. Cenaze teslim alındıktan sonra Çankırı’nın Orta İlçesi Karaağaç Köyü’ne defnedildi.

Şehit Erkan Er’in ismi İzmir Bornova’da FETÖ’ye ait okuldan imam hatip lisesine dönüştürülen bir okula verildi.

Erkan Yiğit

Erkan Yiğit

FETÖ’cü hainlerin darbe girişimi tek yumurta ikizi Erkan ve Volkan Yiğit kardeşleri hayatlarında ilk kez birbirlerinden ayırdı. Cumhurbaşkanlığı Külliyesi önünde darbecilere direnen Erkan Yiğit şehit düşerken ikizi Volkan Yiğit gazi oldu.

15 Temmuz gecesi FETÖ’cü askerlerin darbe girişimini haber alan Yiğit kardeşler, birlikte işlettikleri marketi kapatıp Beştepe’deki Külliye'ye koştu. İkizinin şehadetini anlatan Gazi Volkan Yiğit, ilk bombanın tam sabah namazını kılmaya başladıkları anda atıldığını aktardı. Yiğit, sözlerini şöyle sürdürdü: "O bomba Külliye'nin demirlerine çarptı. Sabah 6:30'a doğru ise Jandarmanın bulunduğu yere bomba atıldı. Orada yaralanan çoktu. Tam oradakiler için yardım isterken ikizim, 'Volkan koş, ikinci uçak geliyor.' dedi. Arka arkaya koşuyorduk. O sırada ikinci patlama oldu. İkizimi şehit verdim, ben de gazi oldum.”

35 yıl sonra ilk kez ayrıldılar

Koluna saplanan şarapnel parçası ile gazi olan Volkan Yiğit, ikizinin şehit oluşunun ardından günlerin çok zor geçtiğini ifade ederek, "Sabah kalkıyorsun, yüzünü yıkıyorsun aynaya baktığında onu görüyorsun karşında. Çünkü ben o idim, o da bendi. 35 senemiz hiç ayrılmadı. Aynı anda askere gittik, aynı anda nişanlandık, aynı anda evlendik, aynı anda çocuklarımız oldu. 35 yıldır aynı yerde çalışıyoruz, hiç ayrılmadık. Ta ki o uçağın attığı son bombayla bizi ayırmasına kadar." şeklinde konuştu.

Aslen Ankaralı olan Şehit Erkan Yiğit, evli ve 12 yaşındaki Osman Beyazıt ve 5 yaşındaki Recep Tayyip’in babasıydı. Yiğit, Ankara Cimşit Mezarlığı’na defnedildi.

Şehit Erkan Yiğit’in ismi, Ankara Etimesgut’ta bir Anadolu imam hatip lisesine ve Tokat Reşadiye’de bir ortaokula verildi.

Erol İnce

Erol İnce

Özel Harekat Polisi Erol İnce, 15 Temmuz gecesi Ankara Gölbaşı Özel Harekat Daire Başkanlığı’nda görevinin başındaydı. 2 erkek çocuğu olan İnce, darbe girişimi sırasında hain kurşunlarla şehit düştü.

Artvinli Şehit Erol İnce için Eyüp Sultan Camii'nde ikindi namazını müteakip cenaze namazı kılındı. Cenaze namazına 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, İstanbul Valisi Vasip Şahin ile şehidin yakınları ve mesai arkadaşları katıldı. Abdullah Gül ile beraber saf tutan şehidin 14 yaşındaki oğlu Ahmet ve 9 yaşındaki oğlu Arda metanetlerini korudu.

Edirnekapı Şehitliği’ne defnedilen 48 yaşındaki şehidin adı, Ümraniye’de ve memleketi Artvin’de bir Anadolu imam hatip lisesine verildi.

Eyüp Oğuz

Eyüp Oğuz

Ankara Gölbaşı Özel Harekât Daire Başkanlığı’nda görev yapan polis memuru Eyüp Oğuz, 15 Temmuz darbe girişimi gecesi darbecilerin kullandığı F-16’lardan atılan bomba sonucu şehit oldu. Şehit Oğuz, terörle mücadele kapsamında Güneydoğu’nun pek çok ilçesinde görev almıştı.

Elazığ’da doğup büyüyen Oğuz, eğitimini tamamladıktan sonra komando olarak askerliğini bitirdi. Ardından Diyarbakır Valiliği’nin yakın koruma ekibinde çalıştı. 2006’dan itibaren Ankara Gölbaşı’ndaki Özel Harekât Daire Başkanlığı’nda görev aldı. Terörle mücadele sürecinde Güneydoğu’da çoğu kez ölümden dönen Oğuz; Nusaybin, Sur, Cizre gibi pek çok ilçede görevini sürdürdü.

22 yıldır teröristlerle mücadele ediyordu

Gölbaşı'nın Kahraman şehitlerinden 45 yaşındaki Eyüp Oğuz, 22 yıllık meslek hayatında 3 ülke ve 12 kentte terörle mücadele etmişti. 2 erkek çocuk babası Özel Harekat polisi Eyüp Oğuz, ailesine bağlı olduğu kadar mesleğine de bağlıydı. Gönüllülük esasına göre çalışan Oğuz, mesleğini her şeyden önde tutardı.

Şehidin cenaze namazı Elazığ İzzetpaşa Camisi'nde kılındı. Naaşı Harput Mezarlığı'nda gözyaşları arasında toprağa verilen Şehit Eyüp Oğuz için Elazığ Veysel Karani Camii’nde mevlit okutuldu.

Şehit Eyüp Oğuz’un ismi, Elazığ’da bulunan bir imam hatip lisesine verildi.

Öğeler: 1 - 14 / 14

EROL OLÇOK

REKLAMCI

  • Doğum Tarihi5 Mart 1962
  • Şehadet Tarihi15 Temmuz 2016
  • MemleketiÇorum
  • Medeni DurumuBekar
  • Çocuk Sayısı3
  • MesleğiReklamcı

 

EDİP ZENGİN

POLİS

  • Doğum Tarihi31 Aralık 1970
  • Şehadet Tarihi14 Temmuz 2016
  • Medeni DurumuEvli
  • Çocuk Sayısı2
  • MesleğiPolis
  • Çalıştığı KurumÖzel Harekat Daire Başkanlığı

 

EMİN GÜNER

FİZİKÇİ

  • Doğum Tarihi31 Aralık 1969
  • Şehadet Tarihi15 Temmuz 2016
  • Medeni DurumuEvli
  • Çocuk Sayısı1
  • MesleğiFizikçi
  • Bitirdiği OkullarODTÜ Fizik
  • Çalıştığı KurumDijital Radyoloji Sistemleri Limited Şirketi

 

EMRAH SAPA

  • Doğum Tarihi31 Aralık 1984
  • Şehadet Tarihi15 Temmuz 2016
  • Medeni DurumuEvli

 

EMRAH SAĞAZ

TEKSTİL İŞÇİSİ

  • Doğum Tarihi31 Aralık 1988
  • Şehadet Tarihi14 Temmuz 2016
  • Medeni DurumuEvli
  • Çocuk Sayısı1
  • MesleğiTekstil İşçisi

 

ENGİN TİLBAÇ

ÖĞRENCİ

  • Doğum Tarihi31 Aralık 1999
  • Şehadet Tarihi14 Temmuz 2016
  • Medeni DurumuBekar
  • MesleğiÖğrenci

 

ERDEM DİKER

SERBEST MESLEK

  • Doğum Tarihi31 Aralık 1985
  • Şehadet Tarihi15 Temmuz 2016
  • Medeni DurumuEvli
  • Çocuk Sayısı1
  • MesleğiSerbest Meslek

 

ERHAN DÜNDAR

İŞÇİ

  • Doğum Tarihi31 Aralık 1994
  • Şehadet Tarihi24 Temmuz 2016
  • Medeni DurumuBekar
  • Mesleğiİşçi

 

ERHAN DURAL

TEKNİSYEN

  • Doğum Tarihi31 Aralık 1982
  • Şehadet Tarihi15 Temmuz 2016
  • Medeni DurumuEvli
  • Çocuk Sayısı1
  • MesleğiTeknisyen

 

ERKAN PALA

EMEKLİ

  • Doğum Tarihi31 Aralık 1964
  • Şehadet Tarihi30 Haziran 2016
  • MemleketiSiirt
  • Medeni DurumuEvli
  • Çocuk Sayısı3
  • MesleğiEmekli
  • Çalıştığı KurumHaydarpaşa Medresesi Haydar Vakfı

 

ERKAN ER

MOBİLYA USTASI

  • Doğum Tarihi31 Aralık 1971
  • Şehadet Tarihi15 Temmuz 2016
  • Medeni DurumuEvli
  • Çocuk Sayısı1
  • MesleğiMobilya Ustası

 

ERKAN YİĞİT

ESNAF

  • Doğum Tarihi31 Aralık 1980
  • Şehadet Tarihi15 Temmuz 2016
  • Medeni DurumuEvli
  • Çocuk Sayısı2
  • MesleğiEsnaf

 

EROL İNCE

POLİS

  • Doğum Tarihi31 Aralık 1968
  • Şehadet Tarihi14 Temmuz 2016
  • MemleketiArtvin
  • Medeni DurumuEvli
  • Çocuk Sayısı2
  • MesleğiPolis
  • Çalıştığı KurumGölbaşı Özel Harekat Daire Başkanlığı

 

EYÜP OĞUZ

POLİS

  • Doğum Tarihi31 Aralık 1970
  • Şehadet Tarihi14 Temmuz 2016
  • Medeni DurumuEvli
  • Çocuk Sayısı2
  • MesleğiPolis
  • Çalıştığı KurumGölbaşı Özel Harekat Daire Başkanlığı

 

Konu - Sayfa Ayıraçları